ASLA ÜMİDİNİZİ YİTİRMEYİN ve DAİMA ÜMİTVAR OLUN
Bir insan malını, mülkünü işini vs kaybedebilir, bu çok önemlidir, üzücüdür.
Ancak, düşünme ve sorgulama yeteneğini, özünü, iç güvenini yitirir veya
kaybederse, her şeyini kaybetmiştir. Vahim bir durumdur.
ÜMİDİNİ YİTİRMEK ise, Yaşayan Ölü olmaktır.
Asla ümidinizi yitirmeyin.
Zira, Kainattaki her ayet güzel düşünenin güzel görmesini sağlayarak
hatta, her yeni gün bile olumsuz gibi görünen her olayda krizde yeni fırsatlar,
yepyeni imkanlar sunarak ümitvar olunmasını anlatır.
Bakmak görmek farkı önemlidir. Her unsurda olumlu ve olumsuz boyutlar da
olabilir. Lakin, güzele meftun olan, ÜMİTVAR yaklaşanlar; güzel bakar, güzel
görür, güzel düşünür, güzel davranır ve güzel paylaşır…
YUSUF güzel görme, güzel düşünme ve yorumlamanın adıdır, melekesidir. Bu
nedenle, Kainattaki her ayet güzel düşünenin güzel görmesini sağlayarak hatta,
her yeni gün bile olumsuz gibi görünen her olayda krizde yeni fırsatlar,
yepyeni imkanlar sunarak ÜMİTVAR olunmasını GÖNÜLLERE anlatır.
YUSUF'TAN kopanlar, güzel düşünüp güzel görmekten kısa sürede olsa
ayrılanlar, Yusuf una sağır kalanlar, şekilde, zarfta, kabukta takılıp kalanlar
körleşmekte, Yûsuf’unu geçici süreliğine kaybetmektedir. Taa ki, hayır ve
fedakarlık yaparak, Vicdanının sesini duyuncaya kadar.
#ÜMİTVAR OLMAK, Yaratılan Kainat Kitabındaki, insan, toplum, eşya, olay ve
olgulardaki ve Yazılı Kitaptaki ayetlerin doğru manalarına, hakikate, gerçeğe
ulaşmak ve bunlara uygun yaşamaktır.
Varlık ve olaylardan öte, #VAREDENE varmaktır.
Gönül gözüyle bakmak ve güzel düşünmektir.
Sabredip, daha güzele AHSENE ulaşıncaya kadar direnip, mücadele edip var
gücüyle çalışmaktır.
Zorlukları yenip, değişim ve dönüşümleri başarmaktır.
Ahsenu amel yapmaktır.
İyiliktir.
Amenu ve #amilussalihatı, ıslahı ve gelişimi gerçekleştirmektir.
Yazılı Kitaptaki 12/87, 60/13, 29/23, 11/9, 41/49, 17/83 vb ayetler de
ÜMİT KESMENİN olumsuzluğunu vurgulayarak ÜMİTVAR olunmasını ister.
Üstelik, Kitapta, ÜMİTSİZLİK, YEİS ve KANETI kavramı kınanırken, ÜMİT
ETMEK, TAMEA, EMEL, RECEVE-RECA kavramlarıyla teşvik edilmiştir.
Kitap der yaklaşık (S Ateş) meallerde:
-----#YEİS
• 17/83 İnsana ni'met verdiğimiz zaman, yüz çevirip yan çizer. Ona bir
zarar dokununca da UMUTSUZLUĞA düşer.
Ve iza en'amna alel insani a'rada ve nea bi canibihi ve iza messehuş
şerru kane YEUSA.
• 11/9 Eğer biz insana, bizden bir rahmet tattırsak da sonra onu
kendisinden çekip alsak, hemen o, UMUTSUZLUĞA düşer, nankör olur.
Ve lein ezaknel insane minna rahmeten summe neza'naha minhu innehu
LEYEUSUN kefûr.
• 60/13 Ey inananlar, Allâh'ın kendilerine gazabettiği; kâfirlerin
mezarlık halkından UMUDU KESTİĞİ gibi âhiretten UMUDU KESMİŞ olan bir topluluk
ile dostluk etmeyin!
Ya eyyuhellezîne amenu la tetevellev kavmen ğadiballahu 'aleyhim kad
YESİU minel'ahireti kema yeiselkuffaru min ashabilkubûr.
• 29/23 Allâh'ın âyetlerini ve O'nunla buluşmayı inkâr edenler, işte
onlar benim rahmetimden ÜMİDİ KESMİŞLERDİR ve onlar için acı bir azâb vardır.
Vellezine keferu bi ayatillahi ve likaihi ulaike YEİSU mir rahmeti ve
ulaike lehum azabun elîm.
• 12/87 Ey oğullarım, gidin, Yûsuf'u ve kardeşini araştırın, Allâh'ın
rahmetinden YESE DÜŞÜP UMUT KESMEYİN; zira kâfir kavimden başkası Allâh'ın
rahmetinden umut kesmez!"
Ya beniyyezhebu fe tehassesu miy yusufe ve ehihi ve la TEY'ESU mir
ravhillah, innehu la yeyesu mir ravhillahi illel kavmul kâfirûn.
• 12/110 Ne zaman ki, elçiler YES’E ÜMİTSİZLİĞE VE yalanLANDIKLARINI
sandıkları sırada, onlara yardımımız geldi ve dilediğimiz kimseler kurtarıldı.
Azâbımız suçlular topluluğundan asla geri çevrilmez.
Hatta İZESTEY'ESER rusulu ve zannu ennehum kad kuzibu caehum nasruna fe
nucciye men neşa', ve la yuraddu be'suna anil kavmil mucrimîn.
----- #KANETU
• 39/53 De ki: "Ey nefislerine karşı aşırı giden kullarım, ALLÂH'IN
RAHMETİNDEN UMUT KESMEYİN. ALLÂH bütün günâhları bağışlar. çünkü o, çok bağışlayan,
çok esirgeyendir."
Kul ya ibadiyellezine esrafu ala enfusihim la TAKNETU mir rahmetillah,
innellahe yağfiruz zunube cemia, innehu huvel ğafurur rahîm.
• 15/56 Sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden UMUT keser?"
dedi.
Kale ve mey YAKNETU mir rahmeti rabbihi illed dallûn.
• 15/55 Sana gerçeği müjdeledik, UMUT KESENLERDEN OLMA!" dediler.
Kalu beşşernake bil hakki fe la tekum minel KANİTÎN.
• 42/28 O'dur ki (kulları) UMUTLARINI kestikten sonra yağmuru indirir,
rahmetini yayar. O velidir, övülmüştür.
Ve huvellezi yunezzilul ğayse mim ba'di ma KANETU ve yenşuru rahmeteh,
ve huvel veliyyul hamîd.
• 30/36 Biz insanlara bir rahmet taddırdığımız zaman onunla sevinirler.
elleriyle yapıp öne sürdükleri(işleri)nden dolayı onlara bir kötülük erişince
de, derhal UMUTSUZLUĞA DÜŞERLER.
• Ve iza ezaknen nase rahmeten ferihu biha, ve in tusibhum seyyietum
bima kaddemet eydihim izahum YAKNETÛN.
• 41/49 İnsan hayır istemekten usanmaz. Ama kendisine bir şer dokundu mu
hemen YE’SE DÜŞER, ÜMİTSİZ OLUR.
La yes'emul insanu min duail hayri ve im messehuş şerru fe YEUSUN KANÛT.
-----#TAMAH
• 7/56 Yeryüzü düzeltildikten sonra onda bozgunculuk yapmayın, korkarak
ve UMARAK O'na du'â edin. Muhakkak ki Allâh'ın rahmeti, iyilik edenlere
yakındır.
Ve la tufsidu fil erdi ba'de islahiha ved'uhu havfev ve TAMEA, inne
rahmetellahi karibum minel muhsinîn.
• 13/12 O'dur ki size, korku ve UMUD içinde şimşeği gösterir. (Yağmurla
yüklü) ağır, ağır bulutlar yapar.
Huvellezi yurikumul berka havfev ve TAMEAV ve yunşius sehabes sikâl.
• 30/24 O'nun âyetlerinden biri de, size, korku ve UMUT VERMEK için
şimşeği göstermesi, gökten bir su indirip onunla ölümünden sonra yeri
diriltmesidir. Şüphesiz bunda, aklını kullanan bir toplum için ibretler vardır.
Ve min ayatihi yurikumul berka havfev ve TAMEAV ve yunezzilu mines semai
maen fe yuhyi bihil erda ba'de mevtiha, inne fi zalike le ayatil li kavmiy
ya'kilûn.
• 32/16 Yanları yataklardan uzaklaşır, (gece teheccüd namazı kılmak için
yanlarını yataklardan ayırıp kalkarlar), korkarak ve UMARAK Rablerine du'â ederler
ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayır için harcarlar.
Tetecafa cunubuhum anil medacii yed'une rabbehum havfev ve TAMEAV ve
mimma razaknahum yunfikûn.
• 26/82 "Cezâ günü hatâmı bağışlayacağını UMDUĞUM da O'dur."
Vellezi AT'MEU ey yağfira li hati'eti yevmeddîn.
• 2/75 Şimdi (ey mü'minler) siz, bunların size inanmalarını mı
UMUYORSUNUZ? Oysa bunlardan bir grup vardı ki, Allâh'ın sözünü işitirlerdi de
düşünüp akıl erdirdikten sonra, bile bile onu değiştirirlerdi.
E FETATMEUNE ey yu'minu lekum ve kad kane ferikum minhum yesmeune
kelamellahi summe yuharrifunehu mim ba'di ma akaluhu ve hum ya'lemûn.
• 5/84 "Biz, Rabbimizin bizi iyiler arasına katmasını UMARKEN neden
Allah'a ve bize gelen gerçeğe inanmayalım?"Ve ma lena la nu'minu billahi
ve ma caena minel hakki ve NATMEU ey yudhilena rabbuna meal kavmis salihîn.
• 26/51 "Biz ilk inananlar olduğumuz için Rabbimizin, hatâlarımızı
bağışlayacağını UMARIZ."
İnna NATMEU ey yağfira lena rabbuna hatayana en kunna evvelel mu'minîn.
• 33/32 Ey peygamber kadınları, siz, kadınlardan herhangi biri gibi
değilsiniz. Eğer (Allâh'ın buyruğuna karşı gelmekten) korunuyorsanız, sözü
yumuşak (kıvrak) bir edâ ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse
TAMAH ETMESİN; güzel, (kuşkudan uzak bir biçimde) söz söyleyin.
Ya nisaen nebiyyi lestunne ke ehadim minen nisai inittekaytunne fe la
tahda'ne bil kavli fe YATMEALLEZİ fi kalbihi meraduv ve kulne kavlem ma'rufa.
• 70/38 Onlardan her biri, ni'met cennetine sokulacağını mı UMUYOR?
EYATME'U kullumriim minhum en yudhale cennete na'îm.
• 74/15 Hâlâ daha da artırmama GÖZ DİKİYOR.
Summe YATME'U en ezid.
• 7/46 İki taraf arasında bir perde ve A'raf üzerinde de hepsini (hem
cennetlikleri hem de cehennemlikleri, yüzlerindeki) işâretleriyle tanıyan
erkekler vardır. (Bunlar), henüz cennete girmemiş olan, fakat girmeyi BEKLEYEN,
cennet halkına: "selâm size!" diye seslendiler.
Ve beynehuma hicab ve alel a'rafi ricaluy ya'rifune kullem bisimahum, ve
nadev ashabel cenneti en selamun aleykum lem yedhuluha ve hum YATMEÛN.
----- #EMEL
• 15/3 Bırak onlar yesinler, eğlensinler; ARZU onları oyalasın. Yakında
(yaptıklarının kötü sonucunu) bileceklerdir.
Zerhum ye'kulu ve yetemetteu ve yulhihimul EMELU fe sevfe ya'lemûn.
• 18/46 Mal ve oğullar dünyâ hayâtının süsüdür. Kalıcı olan güzel işler
ise Rabbinin katında sevâpça da daha hayırlıdır, UMUTÇA da daha hayırlıdır.
Elmalu vel benune zinetul hayatid dunya, vel bakiyatus salihatu hayrun
inde rabbike sevabev ve hayrun EMELA.
-----#RECA
• 18/110 De ki: "Ben de sizin gibi bir insanım; Tanrınızın bir tek
Tanrı olduğu bana vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı ARZU EDİYORSA iyi iş
yapsın ve Rabbine (yaptığı) ibâdete hiç kimseyi ortak etmesin."
Kul innema ene beşerum mislukum yuha ileyye ennema ilahukum ilahuv
vahid, fe men kane YERCU likae rabbihi felya'mel amelen salihav ve la yuşrik bi
ibadeti rabbihi ehada.
• 39/9-Yoksa o, gece sâ'atlerinde secde ederek, ayakta durarak ibâdet
eden, âhiretten korkan ve Rabbinin rahmetini UMAN gibi midir? De ki:
"Bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" Doğrusu ancak sağduyu sâhipleri
öğüt alır.
Emmen huve kanitun anael leyli sacidev ve kaimey yahzerul ahirate ve
YERCU rahmete rabbih, kul hel yestevillezine ya'lemune vellezine la ya'lemun,
innema yetezekkeru ulul elbâb.
• 60/6 Andolsun, onlarda sizin için, ALLÂH'I VE "SON GÜNÜ"
ARZU edenler için güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse (bilsin ki) Allâh
işte zengin, övgüye lâyık olan O'dur.
Lekad kane lekum fihim usvetun hasenetul limen kane YERCULLAHE
VELYEVMEL'AHİR, ve mey yetevelle feinnallahe huvelğaniyyulhamîd.
• 2/218 Onlar ki inandılar, göç ettiler, Allâh yolunda savaştılar; işte
onlar, Allâh'ın rahmetini UMARLAR. Allâh, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
İnnellezine amenu vellezine haceru ve cahedu fi sebilillahi ulaike
YERCUNErahmetellah, vallahu ğafurur rahîm.
• 17/57 O yalvardıkları da, onların (Allah'a) en yakın olan(lar)ı da
Rablerine yaklaşmak için vesile ararlar; O'nun merhametini UMARLAR, azâbından
korkarlar. Çünkü Rabbinin azâbı, cidden korkunçtur.
Ulaikellezine yed'une yebteğune illa rabbihimul vesilete eyyuhum akrabu
ve YERCUNErahmetehu ve yehafune azabeh, inne azabe rabbike kane mahzûra.
• 35/29 Allâh'ın Kitabını okuyanlar, namazı kılanlar ve kendilerine
verdiğimiz rızıktan hayır için gizli ve açık harcayanlar, asla batmayacak bir
ticaret UMARLAR.
İnnellezine yetlune kitabellahi ve ekamus salete ve enfeku mimma
razaknahum sirrav va alaniyetey YERCUNE ticaratel len tebûr.
Bu arada, söz konusu kavramlar benzeş vb gibi meallerde yer bulmuş ise
de farklılıkların olduğu da bir gerçektir. Ayrı bir #çalışma konusudur.
Elbette, Yazılı Kitap Kuranı Kerimde kullanılan HER KELİME VE KAVRAMA ve
bu kavramların türevlerine dahi KURAN bütünlüğünde ve evrensel ilkeleri
ışığında, BAĞLAMIYLA birlikte, Rabbinin ne anlam yüklediği, tüm öğretilerinden
veya bildiğimiz hatta değişerek gelen sözcük bilgilerinden ÖNEMLİ VE ÖNCELİKLİ
dir.
Her nedenle, her daim ÜMİTVAR yaşayanlara #selam olsun.
Muhabbetle,
1 Eylül 2014- Ocak 2021
Bu güzelliği fotoğraflayana, paylaşana da teşekkür ederiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder