TEVEKKÜL ETMEK

 TEVEKKÜL ETMEK

Alem, tüm unsurlarıyla, ilkeleriyle, kanunlarıyla birlikte Rabbilaleminin her yönüyle Şaheseridir

Alemdeki başta insan olmak üzere her varlıktaki ve her unsurdaki tüm özellikler sebep sonuç ilişkisi vb diğer tüm ilkeler, İLİM BİLGİ onu terbiye eden böyle donatan, tesviye eden, ikram eden RABBİLALEMİNİN, yazılı KİTAP, KURAN ve ZİKİR gibi #hediyesidir.

Alemde herhangi bir unsurun oluşması ya da üretilmesi binler unsura şarta ilkeye bağlanmıştır. Bir meyvanın oluşumu, zerreden şemse kadar birçok unsuru, uygun şartları gerektirmektedir. Bu şartlardan birkaçı insana, tercihine bakarken diğer binlercesi ise insanın kontrolünde değildir.

Üstelik olumlu işler yaparken bir binayı dikerken yüzlerce malzemeye, onlarca ustaya, bilgiye, tecrübeye ve alemdeki eşyadaki kanunlara özelliklere gerek vardır. Yok ederken, negatif işler yaparken ise eşyadaki kanunlara uyup bir kibrit yakmak yetmektedir.

İşte insan, Yaratılmış Kainat Kitabındaki insan, toplum, canlılar cansızlar, eşya, olay ve olgulardan oluşan kevni yaratılan ayetler veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki yazılı ayetlerin anlattığı doğru manaları, kanunları ilkeleri keşfedip, öğrenip, önemseyip ahsen yönde #yaşama yazdığında bu HEDİYEYE SAYGIN davranıp Rabbilaleminle uyumlaşıp ISLAM olup GERÇEK ÖZGÜRLÜĞE ulaşıp gelişip her alemde mutlu ve bahtiyar olmaktadır.

İnsanlrdan kimi SIDK üzere, yaratılan Kainat Kitabına, ONDAKİ kanunlara, ilkelere, #FİTRATELLAHİ ye, #VİCDANININ sesine, tecrübeye uyarak yaşar, 39/32, 39/33 vb.

Kimi de bununla birlikte #HAK üzere Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin anlatmak istediği manalara, evrensel ilkelere ulaşarak önem ve öncelik verdiği ölçüde yaşamını ahlaklandırmaktadır. 10/94, 9/48, 35/24, 34/49, 28/48, 23/90, 22/54, 18/29, 15/64, 13/19, 13/1, 11/45, 10/76, 10/77 vb.

YAŞAM evrendeki Yaratılmış Kainat Kitabındaki insan, toplum, canlılar cansızlar, eşya, olay ve olgulardan oluşan kevni yaratılan ayetlere veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki yazılı ayetlerin anlattığı doğru manalara, ilkelere aykırılığı affetmez ve o ölçüde de acı bedeller ödetir.

Bu bağlamda #TEVEKKÜL, Rabbilalemini, ALEMDEKİ ilke ve kanunları es geçip İŞLERİNİ gereğini yapmadan bedel ödemeden lafla, sözle Allah’a havale etmek hiç değildir.

.

Tam aksine, #tevekkül Rabbilalemine, KURANA, her alemi cennet yapan evrensel ilkelere, vicdanın sesine, var gücüyle, bitim noktasına kadar uyup, itaat edip, yaşamda, olayların içinde uygulayıp, tercihine bırakılmayan alanlarda veya takatinin bittiği, gücünü aşan hususlarda veyahut nihayetinde ulaşılan sonuçları, tam bir gönül rahatlığıyla karşılamasıdır.

Her işin OLUŞUM süreçlerine uyup var gücüyle ÇALIŞIP gereğini yapıp SONUÇLARI hoşnutlukla KARŞILAYIP kendini anlayışını yenileyip davasında ümitle sabırla salatla DAİM olabilmektir.

Tevekkül, insanın, kendisinden beklenen tüm çalışmayı yapması, işin oluşum süreçlerine bağlı kalarak, usul ve esasına, edep ve adabına uygun davranmasıyla ortaya çıkan sonuçla barışık olmasıdır.

ALEMDE her unsurda var edilen ilke ve kanunlara, Rabbilalemine, Kurana, evrensel ilkelere, vicdanının sesine ilim amel ihlasla tabi olup her işin OLUŞUM süreçlerine uyarak var gücüyle ÇALIŞIP gereğini yapıp ikram edilen SONUÇLARI hoşnutlukla KARŞILAYIP her ne olursa olsun davasında, o işlerinde varsa hatalarını bulup ortak akıldan yararlanıp kendini geliştirip ümitle sabırla salatla devam edebilmektir.

Öyle bilmek ve bilgi yüklenmekten de öte NE YAPTIĞI NE İÇİN YAPTIĞIYLA, NİYETLERİYLE yani #İlimAmelİhlas birlikteliğiyle, yaşama yazdıklarıyla anlam ve değer bulunmaktadır,

Elbette, BİLGİ GÜÇTÜR #BİLGİ olmadan GERÇEĞE ahsen FİKRE ve REFAHA ulaşılamaz.

Ancak insan, alaka ilgi önem ve öncelik verme vb zihni çalışmaları ölçüde bu BİLGİYE, ikrama ulaşabilmektedir.

#Tevekkül insanın tercihine bırakılan her alanda, o konudaki tüm ilkeleri gözeterek, oluşum süreçlerine uyup var gücüyle çalışıp akli kalbi ve eylem olarak gereklerini yerine getirip sonuçlarını beklerken de “#Görelim Mevlâ neyler, neylerse güzel eyler!’ diyebilmektir.

Atını, eşeğini gereğince, sağlam bağlayıp sonuçtan hoşnut kalmaktır. Otomobilini park yerine usulüne göre bırakıp, trafik cezasından, arabanın çekilmesinde korku duymamaktır vs.

Sözlükte “Allah’a güvenmek” anlamındaki vekl kökünden türeyen tevekkül “birinin işini üstüne alma, birine güvence verme; birine işini havale etme, ona güvenme” mânasına gelir. Birine güvenip dayanan kimseye mütevekkil, güvenilene vekîl denir. Tevekkül dinî ve tasavvufî bir terim olarak “bir kimsenin kendini Allah’a teslim etmesi, rızkında ve işlerinde Allah’ı kefil bilip sadece O’na güvenmesi” şeklinde tanımlanmaktadır (el-Müfredât, “vkl” md.; Lisânü’l-ʿArab, “vkl” md.; Tâcü’l-ʿarûs, “vkl” md.; Gazzâlî, IV, 259).TDV Ansiklopedisi

Tevekkül Rabbinden ilkelerinden razı olup gereğini yapıp rızasına varanlardan olmaktır.

Tevekkül, Rabbilalemini, Kuranı, evrensel ilkeleri ve benzeri tüm gerçekleri içselleştirip her hale de, sonuçlara razı olup zirveye yönelme halidir.

Tevekkül tüm benliğiyle ilim amel ihlasla Rabbilalemine, KURANA, ilkelerine önem ve öncelik verip uygulayarak güvenmek ve güvenilir olmanın zirvesidir.

Nitekim Kitap der, yaklaşık meallerde:

• Göklerin ve yerin gaybı Allah'a âittir. Bütün işler hep Allah'a döndürülüp götürülür. O'NA KULLUK ET VE O'NA TEVEKKÜL ET. Rabbin sizin yaptıklarınızdan gâfil değildir. Ve lillahi ğaybus semavati vel erdi ve ileyhi yurceul emru kulluhu FA'BUDHU VE TEVEKKEL ALEYH, ve ma rabbuke bi ğafilin amma ta'melûn 11/123,

• Rabbiniz Allâh, işte budur. O'ndan başka tanrı yoktur. (O), herşeyin yaratıcısıdır. O'NA KULLUK EDİN, O HERŞEYE VEKİLDİR. Zalikumullahu rabbukum la ilahe illa hu, haliku kulli şey'in fa'buduh, ve huve ala kulli şey'iv vekîl 6/102

• Mü'minler o kimselerdir ki, Allâh anıldığı zaman yürekleri ürperir, O'nun ÂYETLERİ KENDİLERİNE OKUNDUĞU ZAMAN İMANLARINI ARTIRIR VE RABLERİNE TEVEKKÜL EDERLER. İnnemel mu'minunellezine iza zukirallahu vecilet kulubuhum ve iza tuliyet aleyhim ayatuhu zadethum imanev ve ala rabbihim yetevekkelûn.8/2

• MÜ'MİNLER, ALLAH'A TEVEKKÜL ETSİN . ve alellahi felyetevekkelil mu'minûn 3/160, 5/23, 10/84, 12/67, 3/159, 3/159, 42/36, 64/13, 58/10, 14/11, 9/51, 5/11, 58/10 vb.

• Biz Mûsâ'ya KİTABI verdik ve onu İsrâil oğullarına "Benden başka bir VEKİL tutmayın!" diye bir kılavuz yaptık. Ve ateyna musel kitabe ve cealnahu hudel li beni israile ella tettehizu min duni vekîla. 17/2

• Ve onu ummadığı yerden rızıklandırır. KİM ALLAH'A TEVEKKÜL EDERSE O, ona yeter. Allâh, buyruğunu yerine getirendir. Allâh herşey için bir ölçü koymuştur. Ve yerzukhu min haysu la yahtesib, ve mey yetevekkel 'alellahi fehuve hasbuh, innallahe baliğu emrihi kad ce'alallahu likulli şey'in kadra. 65/3

• Münâfıklar ve kalblerinde hastalık bulunanlar (sizin için): "Bunları dinleri aldatmış, (baksana başa çıkamayacakları bir kuvvetle savaşmağa kalkıyorlar)." diyorlardı. Oysa, KİM ALLAH'A TEVEKKÜL EDERSE ŞÜPHESİZ ALLÂH, DÂİMÂ GÂLİB, HÜKÜM VE HİKMET SÂHİBİDİR. İz yekulul munafikune vellezine fi kulubihim meradun ğarra haulai dinuhum ve mey yetevekkel alellahi fe innellahe azizun hakîm. 8/49

• Bize yollarımızı göstermişken neden biz Allah'a dayanmayalım? Sizin bize yaptığınız eziyetlere katlanacağız. TEVEKKÜL EDENLER, ALLAH'A TEVEKKÜL ETSİN." Ve ma lena ella netevekkele alellahi ve kad hedana subulena ve lenasbiranne ala ma azeytumuna, ve alellahi fel yetevekkelil mutevekkilûn. 14/12

• De ki: "Allâh bana yeter. TEVEKKÜL EDENLER O'NA TEVEKKÜL ETSİN." kul hasbiyellah, aleyhi yetevekkelul mutevekkilûn. 39/38

• "Ey kavmim, dedi, bakın, ya ben Rabbimden bir kanıt üzerinde isem ve (O), bana kendinden güzel bir rızık vermişse? Ben size menettiğim şeylerde size aykırı davranmak istemiyorum. SADECE GÜCÜMÜN YETTİĞİ KADAR düzeltmek istiyorum. Başarım ancak Allâh(ın yardımı) iledir. Yalnız O'na TEVEKKÜL ETTİM ve yalnız O'na yönelirim!" Kale ya kavmi eraeytum in kuntu ala beyyinetim mir rabbi ve razekani minhu rizkan hasena, ve ma uridu en uhalifekum ila ma enhakum anh, in uridu illel islaha mesteta't, ve ma tevfiki illa billah, aleyhi tevekkeltu ve ileyhi unîb. 11/88, 42/10

Elbette, tevekkül edenlere, ilkelerine uyanlara,

ONLARA BİR #KORKU YOKTUR VE ONLAR #ÜZÜLMEYECEKLERDİR VE LA HAVFUN ALEYHİM VE LA HUM YAHZENÛN 46/13, 2/277, 6/48, 7/35, 2/38, 20/123, 10/62, 2/262, 2/274, 2/62, 5/69, 2/112 vb

• “Muhakkak ki onlar Rabbimiz Allah’tır deyip sonra onlar istikamet üzere olanlara artık korku yoktur. Ve onlar mahzun olmazlar, ÜZÜLMEYECEKLERDİR.”İnnellezîne kâlû rabbunâllâhu summestekâmû fe lâ havfun aleyhim ve lâ hum YAHZENÛN 46/13

• Onlar ki, inanıp amelüssalihat yaptılar, salatı ikame ettiler, zekâtı ita ettiler; işte onların ödülleri, Rableri yanındadır. Onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.

İnnellezine amenu ve amilus salihati ve ekamus salate ve atevuz zekate lehum ecruhum inde rabbihim, ve la havfun aleyhim ve la hum yahzenûn. 2/277

Bununla birlikte, Rabbilaleminin diğer bir ilkesi de

Her kim Allaha yardımcı olur, borç verir, yani iyilik, hayır fedakarlık vb ahsenu ameller YAPARSA, Allah ta ona yardım eder. 3/52, 47/7, 61/14, 22/40 vb.

Örneğin kitap der yaklaşık meallerde:

• Ey inananlar, eğer siz ALLÂHE YARDIM EDERSENİZ, -varediliş amacı yolunda olup ahsenu ameller için Kurana ilkelerine uygun çalışırsanız- size yardım eder; ayaklarınızı sağlam tutar /Yaeyyuhellezine amenu in #TENSURULLAHE yensurkum ve yusebbit akdamekum.47/7.

• ve le #YENSURANNELLAHU mey yensuruh, innellahe le kaviyyun azîz 22/40 vb.

Üstelik,

Bir an gelir ki, bu yolda artık takatin bitmiş, çaren tükenmiştir. İşte o an dönüm noktasıdır ve TEVEKKÜL ün doruğudur.

O anlarda, dayanıp, salatla, sabırla, ümitle, tevekkülle devam eden için başarının, mutluluğun Rabbilaleminin o has yardımının arifesidir. 2/153, 2/249, 8/46, 8/66, 16/110; 3/146; 2/155; 11/11, 13/22, 16/96, 23/111, 25/75, 33/35, 41/35, 76/12 - 28/54, 33/31 vb.

Şöyle ki, duası, davası, daveti, çağrısı uğrunda, tüm imkanlarını da kullanarak SABIRLA-daha güzel olana ulaşıncaya kadar direnerek, dayanarak, ÜMİTLE ve SALATLA- usul ve esasına, edep ve adabına uygun gereğini yaparak, SAMİMİ olduğunu fiilen göstermesine rağmen başarıya yetmediği durumlarda, bu AVENE, muavene NESTAİN 2/45, 2/153, 7/128, 12/18, 21/112, vb ya da NASR 2/214, 2/107, 3/52, 3/126, 6/34, 3/160, 30/5, 40/51, 47/7, 9/40, 37/116, 9/25, 3/123 vb ya da GAVESE 18/29 vb yardımı ve diğer lütuflar 7/137 vb yapılmaktadır.

Yaptıklarınızı siz unutsanız da Rabbilalemin unutmaz. Her daim yardım ettiği gibi, bittim noktasında, hayal dahi edemeyeceği şekilde, en uygun yardımı ikram etmektedir.

YAPTIKLARIYLA, ALLÂH onlardan #RÂZI OLMUŞTUR, onlar da O'NDAN RÂZI OLMUŞTUR. İşte büyük başarı, #FEVZULAZÎM BUDUR! RADIYELLAHU ANHUM VE RADU ANH, zalikel FEVZUL AZÎM ulaşmayı hedefleyenlerdir. 5/119, 98/8, 58/22, 9/100, 48/18 vb.

Örneğin #Kitap der yaklaşık meallerde:

• Allâh buyurdu: "Bu, #sâdıklara, doğruluklarının fayda sağlayacağı gündür. Onlar için altlarından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetler vardır." ALLÂH ONLARDAN RÂZI OLMUŞTUR, ONLAR DA O'NDAN RÂZI OLMUŞLARDIR. İşte büyük başarı budur! Kalellahu haza yevmu yenfeus SADIKÎNe sidkuhum, lehum cennatun tecri min tahtihel enharu halidine fiha ebeda, RADIYELLAHU ANHUM VE RADU ANH, zalikel FEVZUL AZÎM. 5/119

Allâh TEVEKKÜL EDENLERİ sever. İnnellahe yuhibbul mutevekkilîn. 3/159

Her daim, insanı, alemi doğru okuyup Rabbilalemini, Kuranı, evrensel ilkeleri, vicdanının sesini dinleyip ALEMDE var edilen ilkelere kanunlara ilim amel ihlasla uyup var gücüyle yaşama yazıp bittim noktasına kadar çalışıp SONUÇLARI hoşnutlukla karşılayıp her ne olursa olsun davasında ümitle sabırla salatla DAİM olmakla #TEVEKKÜL üzere yaşayanlardan Rabbin Rızasına varanlardan olma dileğiyle

Muhabbetle,

28 Kasım 2016 -5 Haziran 2021