5 Ekim 2015 Pazartesi

İKRA OKU ANLA DÜŞÜN YAŞA ANLAT

İKRA OKU ANLA DÜŞÜN YAŞA ANLAT
Okumak kadar, belki de daha önemlisi OKUMAYI ANLAMAKTIR.
Okumak nedir?
Lafızlara ses vermek mi?
Cümleleri tekrarlamak mı?
Yoksa, algıladıklarımızı depolamak, ya da bunları yarıştırmak mı?
Değişmek ve böylece en güzele en doğruya, mükemmele doğru yücelmek midir?
Yoksa şöyle bir bakmaktan, TELAFFUZ anlamadan kelimeleri SESLENDİRMEKTEN veya mealleri TEKRARLAMAKTAN veya yüzeysel bakıp geçmekten veyahut da bilgi DEPOLAMAKTAN ve YARIŞTIRMAKTAN ileri gitmiyor mu?
Oysa, KİTAP #OKUMAK DEMEK, yaratılmış ya da yazılmış olsun, aklı, kalbi ve zihni olarak HER TÜRLÜ AYARTILARDAN UZAKLAŞARAK, tüm benliğiyle DOĞRULARA TESLİM OLMAK AMACIYLA akletmek, düşünmek, sorgulamak ve TEDEBBÜR YAPMAK vb tüm #zihni çalışmaları yaparak anlatmak istediklerini, satır aralarını, arka planını, temel ilkelerini, gereğince anlamaktır
KİTAP OKUMAK ve KURANI YAŞAMAK; kainat kitabına bakmak, seyretmek ya da yazılı kitapların lafızlarına anlamadan ses vermek, kelime, cümle veya ayetleri tekrarlamak, mealleri yarıştırmak ya da bilgi veya algı depolamaktan öte olup
· yaratılmış KAİNAT kitabındaki, insan, toplum, eşya, olay ve olguları
· ya da yazılı kitap mushaf Kuranı Kerimdeki #ayetleri,
· aklı, kalbi ve zihni olarak her türlü AYARTILARDAN uzaklaşarak, tüm benliğiyle DOĞRULARA teslim olmak amacıyla
· #ikra-karea, #tilavet #zikr #mekes, #tertil, #ders, #hamil/amil #hatm, #hıfz #vaaz #semia-dinleme #ittiba, #itaat, #secde, #beyan, beliğ-#tebliğ, #inzar vb üzere OKUMAK;
· zihni tüm melekelerini gereğince kullanarak #akletmek, #düşünmek, #sorgulamak, #tedebbür #tezekkür #fehm, #fıkh, #idrak, #şuur, kalb, vicdan, lubb, fuad, sadr, nuha, va'y, hicr, #te’vîl, #tefsir vb üzere DÜŞÜNME çalışmalarını yapmak suretiyle,
· anlamını, satır aralarını, arka planını, temel ilkelerini, anlatmak istediklerini, DOĞRU MANALARI, EVRENSEL İLKELERİ gereğince ANLAYIP
· yani kitaplardan #KURANA en mükemmel zirve evrensel manaya #ZİKRE ulaşıp
· içselleştirip hayatını buna göre yapılandırarak tedbir almak, değişmek, #yaşamak, hayatta #örnek olup #anlatmak ve tebliğ etmektir.
Nitekim, Kitapta okumak, anlamak, ibret almak, yaşamak ve anlatmak, anlamlarına vurgu yapan #IKRA KARAE, #TİLAVET, #ZİKİR, #MEKES, #TERTİL, #DERS, #HAMİL/AMİL #HATM, #HIFZ #VAAZ #SEMİA-dinleme #İTTİBA, #İTAAT, #SECDE #BEYAN, beliğ-#TEBLİĞ, #İNZAR vb KELİMELER türevleriyle yüzlerce ayette geçmektedir.
BİLGİ GÜÇTÜR
#BİLGİ olmadan GERÇEĞE ahsen FİKRE ve REFAHA ulaşılamaz
Bu bağlamda Yazılı Kitap Yaklaşık Meallerde der:
*6 Enam 38 ...ma ferratna fil kitabi min şey'in ......Biz Kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. ...
*16 Nahl 89 ...ve nezzelna aleykel kitabe tibyanel likulli şey'iv ve hudev ve rahmetev ve buşra lil muslimîn. Sana bu Kitabı, her şeyi açıklayan ve Müslümanlara yol gösterici, rahmet ve müjde olarak indirdik
*2 Bakara 2 Zalikel kitâbu la raybe fih, hudel lil muttekîn. İşte o Kitap; kendisinde hiç şüphe yoktur; muttakiler için yol gösterici hediyedir.
*39 Zümer 27 Ve le kad darabna lin nasi fi hazel kur'ani min kulli meselil leallehum yetezekkerûn. Biz, bu Kurân’da insanlara, tezekkür etmeleri için her meseli anlattık.
*30 Rum 58 Ve le kad darabna lin nasi fi hazel kur'ani min kulli mesel,...Biz bu Kurân’da insanlara her çeşit mesel getirip anlattık.
*5 Maide 3 ...elyevme ekmeltu lekum dinekum ve etmentu aleykum ni'meti ve raditu lekumul islame dina...Bugün sizin için dininizi olgunlaştırdım, size nimetimi tamamladım ve size din olarak İslâm'a razı oldum."
*56/81 Efebihazelhadisi entum mudhinûn. Şimdi siz, bu hadisi mi küçümsüyorsunuz?
*45/6 Tilke ayatullahi netluha aleyke bil hakk, fe bi eyyi hadisim ba'dellahi ve ayatihi yu'minûn.İşte şunlar, Allâh'ın âyetleridir, onları sana gerçek ile okuyoruz. Allah'tan ve O'nun âyetlerinden sonra hangi hadise inanacaklar?
*77/50 Febieyyi hadisim ba'dehu yu'minûn. Onlar bundan sonra hangi hadise inanacaklar?
Yine:
*#KITAP KAVRAMI ile sadece #mushaf kastedilmez. Yaratılan kainatı ondaki her unsuru da kapsar. Üstelik Kitapta,
Göklerde ve yerde, yaratılışınızda ve yaymakta olduğu canlılarda, gecenin ve gündüzün değişmesinde, rüzgârları estirmesinde vb birçok örnekler verilerek
3/190, 10/6, 10/67, 12/7, 15/75, 20/54, 20/128, 30/22, 30/23, 30/24, 30/37, 31/31, 32/26, 34/19, 39/42, 39/52, 42/33, 45/3, 45/4, 45/5, 45/13, 51/20 ve daha nicelerinde
aklını kullanan, düşünen, tefakkuk sorgulayanlar, tedebbür ne anlattığını anlamaya çalışanlar, sabreden, şükredenler vb yapanlar için AYETLER olduğu anlatılmaktadır.
*Kuranı Kerim de bir kitaptır. 3/3, 3/7 ,4/113, 16/64, 16/89, 29/51, 39/41, 14/1, 5/15 vb.
*KİTAP İLE KURAN DA AYNI DEĞİLDİR 15/1, 27/1, 10/37, 10/61, 18/27, 56/77, 56/78 vb.
*Her KİTAPTAN ulaşılan DOĞRU manalar KURAN dır. 10/37, 12/111, 18/27, 29/45 vb.
*#ZİKİR, fikirlerin, düşüncelerin kanunların, ilkelerin doğru manaların EN MUKEMEL ve insanlık için değişmez evrensel olanıdır. Bakınız:
Bu nedenle, yaratılmış kitap gibi yazılmış kitabı yani Kuranı Kerimi İKRA yapmalı #tilavet etmelidir. Yani, okumalı, anlamalı, düşünmeli, ibret almalı, ders çıkarmalı, yaşamalı ve anlatmalıdır.
İkra ile tilavet birbirinden farklı kavramlar olmakla birlikte OKUMA ANLAMA ortak paydasını oluşturmaktadır.
ELBETTE,
KURANI KERİMİ OKUMAK doğru anlamak, içselleştirmek ve anlatmak istediği manaları yaşama yazmaktır.
Bu doğrultuda #KİTAPLARI anlamada, Nahl suresindeki arı misalini de dikkate almalı. Arı, özü olan her çiçeğe konar. ÇİÇEĞİ DEĞİL ÖZÜNÜ ALIR. Kendi potasında özümler. Fıtratına konulan İlahi sistem çerçevesinde yoğurur ve bal yapınca gider kusar, dağıtır. Bir kısmını kullanır, çoğunu da insanlığa onların yararlanacağı biçimde armağan eder.
Kuranı Kerimi daha iyi ve daha doğru anlamada, ortak aklın oluşmasında, başta en güzel örnek olan RASULLER olmak üzere, bu yolda damgasını vuran HER ÇİÇEKTEN, her görüşü değerlendirip özünü almalı. Asla ÇİÇEĞİ KOPARIP, AYNEN ALMAK YERİNE, çiçeğin özüne ulaşıp mutlaka Kuran ilkeleri boyutunda değerlendirmelidir. Arı misali bal üretip, insanlıkla paylaşmalıdır. İNSANLIĞA SUNULAN BALIN KALİTESİ ÖLÇÜSÜNDE İNSANIN RABBİ HUZURUNDA DEĞERİNİN OLDUĞU AŞİKÂRDIR.
Yine, Kuranı Kerimin TARİHSEL ANLAMI İLE EVRENSEL ANLAMININ farkına vararak İKRA yapmayı, yani, okumayı, anlamayı, düşünmeyi, ibret almayı, ders çıkarmayı başarmalıdır.
İkrası, alakası sadece TELAFFUZDA kalırsa, MEALDEN, görünenden de öteye geçmezse, ahlakının da yüzeysel kalması kaçınılmazdır.
OYSA, öyle bir #ALAKA, ilgi, araştırma, çaba ister ki, #ALAK yani, döllenmiş yumurtanın, embriyonun rahim duvarına tutunurken gerçekleştirdiği gibi taa atardamarlarına kadar uzanıp, anasının en güçlü damarlarından beslenmesi misali, insan da ALAKA DUYDUĞU, ARAŞTIRDIĞI, ÖNEM VE ÖNCELİK VERDİĞİ KONUNUN örneğin Yaratılmış Kainat Kitabındaki veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin taa TEMELLERİNE, İLKELERİNE, EVRENSEL DEĞERLERİNE, ÖZÜNE, ESASINA, MANASINA anlatmak istediklerine ulaşacak şekilde alaka kurarsa, o nispette #gerçeklerle buluşur.
Bunu yaparken, düşünmeyle ilgili örneğin “bunda düşünenler için ibretler vardır” vb yüzlerce emri ve AKLETMEK, TEFEKKÜR YAPMAK, TEFAKKUH, SORGULAMA TEDEBBÜR vb fonksiyonlar dikkate alınmalıdır Bakınız:
YİNE Yazılı Kitap Kuranı Kerimde kullanılan her kavrama ve bu kavramların türevlerine dahi Rabbimizin ne anlam yüklediği, bildiğimiz veya ataların öğretilerinden, hatta değişerek gelen sözcük bilgilerinden ÖNEMLİ VE ÖNCELİKLİ dir. Bu hususta 6/115 önemli bir ayraçtır. Bu ilkeye uygun bakmak ve görmek anlamak ve yaşamak esas olmalıdır. Bakınız:
Rabbinden gelmiş, hayat rehberi olan mektubu YAZILI KİTAP OLAN KURANI KERİMİ ve insan, toplum vb de dahil YARATILMIŞ KİTABI; İKRA yaparak #ASIR, yani sıkıp suyunu, özünü, ilkelerini çıkarmalı; bu suyla, ilkelerle İNŞİRAHA ulaşıp, bakış açısı zenginliğini kazanıp; İNZALE yani, bu kitaplardan elde edilen ANLAMLARI, KURAN HAKİKATLERİNİ hücrelerimize kadar indirip, #KuranREHBERLİĞİNE dayalı yaşamı başarmalıdır.
Bu okumaları yaparak yaratılan Kainat Kitabının veya yazılı kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin ANLATTIĞI DOĞRU MANALARA KURANA, ZİKRE ulaşıp Rabbilalemine, evrensel ilkelere uyum sağladığı, bunları, yaşamında, sosyal hayatta, alemde uyguladığı, ahsenu ameller, hayır ve FEDAKARLIK yaptığı ölçüde değerli olmakta ve Rahman'ın huzurunda da yerini bulmaktadır. Bakınız:
İnsan, bilmek veya bilgi yüklenmekle değil, yaşamakla, yaşadıklarıyla, amelleriyle anlam ve değer kazanmaktadır.
Her ne olursa olsun
Hayatlaştırılmayan her ayet onlar için yok hükmünde kalır acı bedeller ödetmektedir.
Elbette, asıl büyük fetih zafer başarı ve mutluluk şudur ki;
Ayetlerin doğru manalarına ulaşıp bunları HAYATLAŞTIRIP tüm köleliklerden kurtulup iblisi ayartısını duyguları kontrol edip muktedir olup Rabbilalemine, Kurana, Vicdana, evrensel doğrulara uygun yaşayıp insanlığa da örnek ve önderler olup bu yolda teşvik edip destekleyip Rabbin Rızasına varmaktır.
• HAYATLAŞTIRILMAYAN KURAN YOK HÜKMÜNDE KALIR 419 https://www.facebook.com/groups/hayatlastrlmayankuranyokhukmundekalr
Kim ki,
Yaratılmış Kainat Kitabındaki insan toplum eşya vb ayetlerdeki veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin anlattığı DOĞRU manaları, KURANI, Rabbilalemini, Rızasını, Vicdanının sesini dikkate alır,
her durumda var ediliş amacı olan AHSENU AMELLERDEN yana olup, başta, Muhammed Rasul misali fedakarlıkla, Musa Rasul gibi hayırla iyilikle ve diğer Rasuller misali var gücüyle çalışır,
her alemi ahsen yönde değiştiren dönüştüren amenu ve amilussalihatlar yaparsa,
onlar minez zulumati ilen nur, KARANLIKLARDAN AYDINLIĞA, ZULÜMATTAN NURA çıkmaktadır. 14/1, 14/5, 33/43, 57/9, 65/11, 5/16, 2/257. Bakınız:
KARANLIKLARDAN AYDINLIĞA ZULÜMATTAN NURA ÇIKMA MİNEZ ZULUMATİ İLEN NUR 164 https://www.facebook.com/groups/KaranliklardanAydinligaZulumattanNuraCikma/
Böylece “Sen Ondan razı, O da senden RAZI olarak Rabbine dönenlerden olmayı hedeflemelidir.
Evet,
"İnsan ne ölçüde, Rabbinden razı ise, Rabbilalemin de o nispette razıdır. ALLÂH ONLARDAN #RÂZI OLMUŞTUR, ONLAR DA O'NDAN RÂZI OLMUŞTUR. İşte BÜYÜK BAŞARI, #FEVZULAZÎM budur! 5/119, 98/8, 58/22, 9/100, 48/18 vb Bakınız:
Bu arada, #AliŞERİATİ’nin, yazılı kitap Kuranı Kerimi anlamak hususundaki asıl olanın MANA ÇIKARMAK olduğu yolundaki görüşünü bir kez daha düşünülmelidir.
"Kur’an’ı Anlamak şimdi yine aynı kitap önümüzde bulunuyor; gerçi mesaj getirici değil; ama MESAJI var. Bu mesaj bize sorumluluk yüklüyor. İşte bu yüzden ben tarih dersini bu aşamadan sonra Kur'an'dan alacağım. Bundan sonra bütün incelemelerimi Kur'an üzerinde yoğunlaştırmaya karar verdim. Bugüne kadar çeşitli konuları, çeşitli alanlarda ortaya koyduğumda dayanaklarımda ve şahit getirmelerimde Kur'an'dan fazla yararlanmadığımı görmenizin iki sebebi vardı: Birincisi, esasen, her şeyden önce düşünmenin, bağımsız ve mantıklı düşünmenin, bir söze dayanmadan düşünmenin kendisi başlamalıdır. Bir diğeri de daha çok şu sebeptendir.
Ben sade bir araştırmacı, kitap ve inceleme ehli bir insan olarak, nazari ve ilmi bir mesele ortaya koyduğumda, kesinlikle benim gözüme çarpan, sonuç çıkardığım, delil getirdiğim şeyin bir #YANILMA PAYI vardır. Bundan dolayı benim veya benim gibi olanlar tarafından "şu ancak böyledir, başka türlü olamaz" şeklinde bir görüş öne sürülmemiştir, olamazda. Bizim inandığımız ve emin olduğumuz şey, daima daha iyi ve doğru anlama çabasında olduğumuz, bu iş için herkesten yardım dilediğimiz, hatta düşman ve kötü adlı kimselerin bu yolda bize yardım edecekleri, ettikleri konusudur.
Bunun için, bir tez ve bir ilmi görüş çıkardığımda veya inandığım bir mektepten söz naklettiğimde; eğer Kur'an'ın uygun, büyükçe bir suresini, bir ayeti alıp, o konunun altına yazar, ona dayanırsam, bu, Kur'an'ı, kendi fikrimi ispatlamak yolunda kullanmam demektir. Kur'an daima böyle bir araştırma veya tebliğ yönteminin kurbanı olmuştur. Kur'an, daima buyruklarımızı -ne olursa olsun- ispatlamak için bir alet olmuştur. Hiç bir zaman hiç kimse, her şeyi, -mezhebi, ilmi, edebi- bütün zihniyetini ve bilgisini bir tarafa fırlatıp; önceki görüşlerinden arınmış bir zihinle Kur'an'a yönelmemiştir.
Söylediğime uygun bir hadis vardır: "Her kim Kur'an'ı kendi görüşüyle tefsir ederse, yeri ateştedir,", Bu "görüş"e "akıl" dediler, yani her kim Kur'an'ı aklıyla tefsir ederse...! Öyleyse neyle tefsir etmek, doğru tanımak için akıldan başka bir yolumuz yok. Sonra hayır diyorlar, BİZİM MAKSADIMIZ HER AYETİN ALTINA İMAMDAN BİR RİVAYET GETİRMEKTİR!
Efendi! Yoksa bu rivayeti de AKILLA SEÇMEK GEREKMEZ Mİ? Yoksa, bu ayetin tefsiri olan rivayeti aklımızın seçmesi, anlaması gerekmez mi? Bunu ayetin altına getir, sonra da bu ayetin manasının bu olduğunu anla?!! Akılsız adamın başına istediğin kadar ayet, istediğin kadar rivayet döksen yine de fayda etmez. Sağırlara çağırını işittiremezsin, hele bu sağır ve dilsiz insan, o sesi çağrıyı anlamıyor, duymuyorsa. Bu adamın canı sıkılır, sinirlenir de, senden bezer, kaçar, sırtını döner. Artık peygamberin kendisi bile ona bir şey duyuramaz.
Öyleyse mesele Kur'an'ı "görüşle tefsir etmemektir. "Görüş" ne demek? Yani daha önceki fikir ve inançlarımız. Önce filan ilmî, fiziki, kimyevi, fıkhi, mezhebi, görüşe inanıyor, ondan sonra GİDİP KUR'AN'DA, ÖNCEKİ GÖRÜŞ VE İNANCIMIZIN İSPATI PEŞİNDE DOLAŞIYORUZ. İşte bu yüzden bakıyoruz ki #Şia, Kur'an'ın ardından gidiyor, Şia çıkıyor; Sünni gidiyor, Sünni çıkıyor; Vehhabi gidiyor, Vehhabi çıkıyor; Cebri gidiyor, Cebri çıkıyor; Nasibi gidiyor, Nasibi çıkıyor; İhtiyari gidiyor, İhtiyari çıkıyor; .
İyi ama o halde Kur'an ne yapıyor? Bütün bunlar görüştür ve bütün bunlar görüşle yapılmış tefsirlerdir.
ÖYLEYSE NASIL OLMALIYIZ?
Önceki bütün görüşlerden arınmış, veraset yoluyla veya zorla yüklenmiş bütün önceki inançlardan temizlenmiş bir akıl; idmanlı, uyanık bir zihin olarak; mantıki ve akli, kudretli, uyanık, MANA ÇIKARICI, ama daha önceki herhangi bir görüşü ispatlamaya taassubu ve taahhütü olmayan bir görüşle, Kur'an'a gitmeli ve Kur'an'ın içinden neyin ne olduğunu görmeli ve çıkarmalıdır...
İki Sure, İki Yorum- Ali Şeriati”
ELBETTE IKRA yapmak düşünceyi Kitaba söyletmek değil, Kitabın anlattığı #DoğruManaya ulaşmak ve yaşamaktır.
Esas olan ayetin kendisidir. Bunun lafzını/kelimelerini de ifade eden yaklaşık #mealler ise ancak tarihsel anlamından Evrensel Manaya doğru ve en zirveye, ZİKRE ulaşıncaya kadar gelişip tekamül etmekle ve sonunda NUR laşıp tüm insanlığın #REHBERİ, aynı teknolojinin temelleri gibi vazgeçilmezi olmaktadır.
• KİTAPTAN MANA ÇIKARICI OLMAK 1.6b https://www.facebook.com/groups/kitaptanmanaikariciolmak
ZİRA, Yaratılmış Kainat Kitabındaki insan, toplum, canlılar cansızlar, eşya, olay ve olgulardan oluşan kevni yaratılan ayetlerin veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki yazılı ayetlerin anlattığı DOĞRU MANALAR, kanunlar ilkeler KURAN'dır ve her alemi cennet yapan EVRENSEL İLKELER DERYASIDIR.
Alemde başta insan olmak üzere her varlıktaki ve her unsurdaki tüm özellikler #sebepsonuç ilişkisi de dahil tüm İLİM BİLGİ onu terbiye eden böyle donatan, tesviye eden, ikram eden RABBİLALEMİNİN, yazılı kitap, KURAN ve ZİKİR gibi #hediyesidir.
Kitap KURAN ZİKİR sofrasından beslenip İLKELERİ yaşamına İNDİRENLER Rabbin Rızasına varıp daim BAYRAMI, CENNETİ yaşamaktadır 5/114, 97/1-5, 44/3, 2/185, 15/9 vb
Doğru mana, #ilim, en kıymetli hazinedir, yaşama yazdıkça anlam ve değer katar.
Bundan uzak düştükçe, AYARTIYA kötü tutkulara ESİR oldukça da cehalet bataklığında debelenir.
KİTAPLARI İKRA TİLAVET vb okumalar ile araştırmak sorgulamak vb ZİHNİ çalışmalar yapıp DOĞRU manalara KURANA ZİKRE ulaşıp her şeyden daha güçlü önem ve öncelik vererek yaşayıp MUTTAKİLERDEN örnek ve önderlerden olup Rabbin Rızasına varanlardan olma dileğiyle
Muhabbetle
30 Haziran 2014 - 24 Eylül 2021



Hiç yorum yok:

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı