DIŞ POLİTİKA DIŞ SİYASET
Uluslararası alan, gücün, güçlünün haklı sayıldığı bir zemindir.
Uluslararası ilişkiler; güç, denge, çıkar merkezli strateji ve diplomasi üzerinde dönmektedir.
Ülkeler arası ilişkilerde esas olan ÇIKARLARDIR.
Menfaatlerin çatıştığı yerde GÜÇ belirleyici olmaktadır.
Ekonomiden, bilim ve teknolojiye kadar her alanda Rabbilaleminle, ilkeleriyle uyumlaşıp GÜÇLÜ insan, millet ve devlet olamadıkça Dış Dünyada #şah olunamaz.
Dünyanın en zengin petrol, gaz vb maden rezervine sahip Ortadoğu Dünya devlerinin emperyalislerin satranç tahtası durumundadır.
Ortadoğu tarih din ve kültür açısından da özellikle İSLAM dini ve Osmanlı Devletinin geçmişi nedeniyle de üzerinde her tür tertibin yapıldığı bölgedir.
Böyle bir bölgesel ve uluslararası ortamda Türkiye’nin çıkarlarını korumak her alanda GÜÇLÜ olmayı da gerektirmektedir.
Ortadoğu’da özellikle, komşu ülkelerde başlayan ya da gerçekleşen her durumdan en çok etkilenen ülke TÜRKİYE dir.
ABD, RUSYA, AVRUPA ve ÇİN, ORTADOĞU dan ıraktır, ancak çıkarları itibariyle bu bölgedeki her taşın altındadır.
Bu nedenle, anlık çıkışlara değil, uzun vadeli bakışa, basiret ve ferasete, bilgiye, dönen dolapları ve dünyayı okumaya, dinamik işbirliği ve ortaklıklara ve evrensel ilkelerle yoğrulup, her daim Hanif ruha gerek vardır.
Duygusal tepkilerin, anlık hamasi naraların, önünü görmez yazar çizerlerin, sözde aydınların, politikacı, asker ve bürokratların neler yaptığıyla ilgili tarih, ibretlik olaylarla doludur.
Her türlü sahnede yer alan insanlarının, başta SİYASETÇİLERİN, YÖNETİCİLERİN toplum önünde, mikrofon ya da kamera karşısında ne yaptıkları, ne söyledikleri ve verdikleri mesajdan da öte, sahne yokken, mikrofon ya da kamera bulunmadığı anlarda, MASADA, toplantılarda yada ikili görüşmelerde ne söylediği ne yaptığı hepsinden önemlidir.
Kendi başlarına iken konuştukları, planları amaçları, tertipleri vb her konu önem taşımaktadır.
BİLGİ GÜÇTÜR
#BİLGİ olmadan GERÇEĞE ahsen FİKRE ve REFAHA ulaşılamaz.
Bu nedenle, dış işleri teşkilatı, brokrasisinin kalitesinin yanısıra bilgi ve teknolojik üstünlük her alanda etkilidir.
Ülkeler bir anlamda DÜNYA gemisindedir. Gemide olup bitenler herkesi yakından ilgilendirmektedir. Birilerinin gemiyi delmesine ya da karaya oturtmasına yahut kötü yönetmesine asla seyirci kalınamaz.
Emperyalistlerin oyununa da düşülmemelidir.
Zalimlerin, emperyalistlerin duruşu, hali hiç değişmemektedir.
Elbette, #petrolü, enerji kaynaklarını, madenleri, hastalıkları, terörü, krizleri takip edin, zalimlerin, emperyalistlerin kanlı oyunlarını anlarsınız.
Başta Silah Sanayi olmak üzere durmaksızın çalışması gerekmektedir. Varsın ölen ölsün, öldüren öldürsün! Akan kanlar, biten CANLAR onlardan değil!
Tarihten, olaylardan, eşyadan en genel ifade ile Yaratılmış Kainat Kitabındaki veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin anlattığı evrensel ilkelerden, KURAN dan, ders almayanlar, her alemde acı bedeller ödemektedir.
Oyunun parçası piyonu değil, oyunları bozan, evrensel doğrulara uygun düzenler kuran, her alanda Rabbilalemine, ilkelerine uygun, uzun vadeli bakışlara, planlara, siyaset anlayışına ve zamanında yapılan duruşlara tavırlara, gerek bulunmaktadır.
Dünya arenasında etkili olma yolunda ekonomiden teknolojiye kadar her alanda MUKTEDİR de olmak şarttır.
Uluslar arasında, özellikle de bölgedeki olaylarda değişimlerde duyarsız kalmak veya etkili olmamak, zemin ve güç kaybettirir.
Dış Politikada da
YAPMAYACAĞIN şeyi asla söyleme
SÖYLEDİĞİNİ yap
KALE BİLE almazlar
Uluslararası politikada GÜÇ belirleyicidir.
Ekonomi de bu anlamda etkilidir
Aksi halde, POLİTİK deha da olsa, verilecek borç, silah ve cephaneye muhtaçsa ŞAH olmak hayaldir
Ürettiğinden çok tüketenler BORÇLANIR. Sonra BARONLAR, FAİZ, DÖVİZ, KRİZ vb sarmalda çırpınır.
DIŞ SATIMDAN daha çok ALIM yapanlar, DIŞ BORÇ BATAKLIĞINDA debelenir
Borç alanlar gün gelir emir de almaya da başlar.
Hele, BORÇ sarmalıyla yaşama durumuna düşenler, her konuda EMİR de alır
Borç, köle olmanın başlangıcıdır der, #VictorHugo
Cari açıkla, ithalatla, dış ticaret açığıyla, artan dış borçla oluşan BÜYÜME AĞIR BEDELLER ÖDETİR
Zira, ekonomi yönetimiyle sürekli borçlanma durumuna düşen, YATIRIMLAR ve cari işlemler açığı çekenler #FAİZLobisine ve #baronlara her borçlanmada daha da fazla bedel ödemektedir.
Borçlanıp BAŞKASININ ipiyle İRİLEŞENLER gün gelir BORÇ VERENLERİN DAYATMALARINA, manevralarına,yüksek faiz vb taleplerine kerhen de olsa MAHKUM OLUR.
Elbette, BORÇ, verimli ÜRETİME giderse YİĞİDİN KAMÇISI, aksi halde TASMASI olur.
BORÇ, faiz, israf ve KRİZLERİN faturasını da ZAMLARLA halka ödetirler
Faizle, parayla, dövizle pansuman tedbirlerle oynamakla bu borç batağı da, faiz döviz borç krizi de, ekonomik sorunlar da çözülemez!
Her nedenle, tükettiğinden çok üretmesini bilen, teknoloji, hizmet üretimine ve pazarlamasına ağırlık veren, ithalattan daha çok ihracat yapan, verimliliği, toplam kaliteyi gerçekleştiren, sözünde duran, anlaşmalara uyan, yaptığı işi usul ve esasına, edep ve adabına en uygun yapan, güvenilen ve hak, hukuk ve adaletin hakim olduğu bir toplum olma yolunda değişim ve dönüşüm için de topyekün, her alanda evrensel ilkelere uygun köklü yeniden yapılanmaya gerek vardır.
Bu değişim ve dönüşümde, ne ölçü de geç kalınırsa o ölçüde de ödenecek bedeller ağırlaşmakta, ülke o kadar zemin kaybetmektedir.
Ekonomiden, bilim ve teknolojiye kadar her alanda
Rabbilaleminle, ilkeleriyle uyumlaşıp muktedir olup
insanlıktan hukuktan ADALETTEN yana durup
daha çok ve daha kaliteli olanı
tükettiğinden fazlasını ÜRETMEKLE,
dış alımdan öte dış satım yapmakla
#borç alan değil veren olmakla
muassır medeniyetleri geçmekle
her insana insanca hakça müreffeh #ÖZGÜR yaşam şartları sunmakla güçlü insan, millet ve devlet olunur.
Bu yolda olunması dileğiyle
Muhabbetle,
25 KASIM 2015-17 Haziran 2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder