#12EYLÜL TERÖR, DARBE VE ZULÜM kabul edilemez
ÖZGÜRLÜK, DÜŞÜNCE İNANÇ ve İFADE ETME HAKKI asla YOK EDİLEMEZ
İnsan, DENEME, TEKAMÜL ve AHSENU AMEL yapmak için tercih yapma yetisi ve özelliğiyle var edilmiştir. 11/7, 18/7, 67/2.
Özgürlük, insanlık için elzemdir ve bu nedenle de vazgeçilmezidir.
Özgürlük, insanın var ediliş nedeninin, denemenin, ahsenu ameller gerçekleştirmesi ve gelişimi için olmazsa olmazlardandır. 17/13, 76/3, 64/2, 18/29, 10/40, 41/46, 45/15, 17/15, 2/286, 91/7-10; 92/4-11; 95/4-6; 2/256, 10/99, 26/3-5; 88/21, 22; 36/17, 42/48, 81/27, 28; 13/11, 8/53 vb.
KURAN'ın bu evrensel, vazgeçilmez ilkesi, şu veya bu şekilde insan hakları belgelerinde, anayasalarda da yer almıştır.
Düşünce, inanç ve ifade etme özgürlüğü ve hakkı evrenseldir. Asla sınırlandırılamaz.
Eyleme dökülerek, kendine ya da başka birine karşı zarar vermedikçe, her hangi bir hakkı ihlal etmedikçe de kimse düşünce ve ifadesinden dolayı da yargılanamaz.
Elbette, TERÖR de hiçbir mazeret dahi kabul edilemez ZORBALIKTIR VAHŞETTİR ZULÜMDÜR. 40/52, 7/44, 11/18 vb
Yine, bireysel ya da toplumsal tercihlere, özgürlüğe, hak ve hukuka, evrensel ilkelere, terör, ihtilal, darbe ve diğer eylemlerle yapılan HER TÜR SALDIRILAR, AYKIRI HAL, zorbalık, vahşet ve zulümdür
Zulüm, insanın ve diğer canlıların varediliş amacından, ahsenu amelden, yaşama hakkından ve konumundan kendi veya başkası tarafından her ne şekil ve şartta ve yöntemde olursa olsun HAKSIZ mahrum bırakılmasıdır.
Yaratılmış Kainat Kitabındaki veya Yazılı Kitap Kuranı Kerimdeki ayetlerin anlattığı EVRENSEL İLKELERE aykırı olan her şey, hele hele, baskıyla, dayatmayla, zorbalıkla, vahşetle, nerde, nasıl ve kendi dahil kime veya neye karşı yapılırsa yapılsın, ZULÜMDÜR.
FRAVUNLAR VAR OLDUKÇA her çeşit algı yönetimleri, büyüler, aldatmacalar, darbeler, zulümler bitmez. Musalar da eksik olmaz. Yeter ki, vicdanın sesini dinleyin ve hak, hukuk adaletten yana olun. KURANA, evrensel ilkelere sımsıkı sarılın.
Dünyanın her yerinde, her devirde de, Firavunlar, halkını ehlini, GRUPLARA bölüp, ÖTEKİLEŞTİRİP, o TAİFELERİ birer birer ezer. Bunun için oğullarını yani onları ayakta tutan değerlerini, dayanaklarını, desteklerini keser. Kadınlarını sağ bırakıp yani, onların emeklerine, üretim ve yatırımlarına el koyar. Böylece, istediği gibi at oynatır, onların üstünde eziciler olmaya devam eder. 28/4, 7/127, 40/25 vb.
Kitap der, yaklaşık meallerde:
• Fravun, halkını GRUPLARA böldü. Onlardan bir TAİFEYİ eziyor, oğullarını kesiyor, kadınlarını sağ bırakıyordu. Çünkü o, FESADÇILARDAN idi. İnne FİR'avne ala fil erdi ve ceale ehleha şiyeay yestad'ifu taifetem minhum yuzebbihu ebnaehum ve yestahyi nisaehum, innehu kane minel mufsidîn. 28/4
• Fir'avn kavminden ileri gelen bir topluluk dedi ki: "Mûsâ'yı ve kavmini bırakıyorsun ki, seni ve tanrılarını terk edip yeryüzünde bozgunculuk mu yapsınlar?" (Fir'avn): "Biz onların oğullarını öldüreceğiz, kadınlarını sağ bırakacağız. Biz dâimâ onların üstünde eziciler olacağız!" dedi. Ve kalel meleu min kavmi fir'avne e etezeru musa ve kavmehu li yufsidu fil erdi ve yezerake ve alihetek kale senukattilu ebnaehum ve nestahyi nisaehum ve inna fevkahum kahirûn. 7/127
Artık ses veren, duyarsız kalmayan, teröre, zalimlere kafa tutan, ihtilale kalkışanlara bile KAHRAMANCA karşı duranlar oldukça, KURANI, evrensel ilkeleri rehber yaptıkça barış esenlik üzere yaşamlar devam edecektir.
BU HALK, kimden gelirse gelsin,
ZULME ve HAKSIZLIĞA asla RAZI
OLMAMALIDIR!
Rabbilalemine, KURANA, ilkelere, özgürlüğe, adalete, VİCDANA aykırılığa, her tür kötülüğe zulme, haksızlığa karşı #itaatsizlik ve #SİVİLDİRENİŞ, duyarlı insanlar için EVRENSEL bir GÖREV, HAK ve YETKİDİR.
DİĞER TARAFTAN
#ASILDARBE
insanın Rabbine karşı nankörleştirilip var ediliş amacından saptırılmasıdır. Allah'ın mülkünde onun cennet yapan ilkelerinden uzaklaştırılıp başka sistemlerde düzenlerde yaşatılmasıdır. Başka varlık ve unsurlara kul hatta köle yapılmasıdır. Cennet yerine Cehennemde sahte cennetlerde yaşatılmasıdır.
Ya Alemi var eden, insanı ahsenu ameller için bu muhteşem alemde misafir eden ve onun her Dünyada cenneti yaşaması amacıyla KİTAP KURAN ve ZİKRİ hediye edip her türlü zihni melekelerle dizayn eden Rabbilalemine başkaldırmak, bu ilkeler yerine başka düzenleri kuralları yaşatmak #ASILDARBE değil mi?
Bu asıl darbelere karşı ne yapmakta olduğunuzu da düşünmeniz her Dünyanız açısından dirilişinize de vesile olması şarttır.
Tüm bu darbelere karşı HAKKTAN, KURANDAN yana durabilmek Rabbilalemine Kurana, evrensel ilkelerine önem ve öncelik verip bu değerler uğrunda cehd edip tebliğ yolunda, var gücüyle, sabırla, salatla, ümitle çalışabilmek yaşayan Kuran olup öğütten de öte örnek ve öncüler olmak marifettir, anlamlı ve her dünyada da değerlidir.
ÖTE YANDAN
#12EYLÜL GERÇEĞİ Onlarca yıl sonra ortaya çıkabildi.
Öyle ki, "ihtilalin olgunlaşmasını bekledik"
sözleri bile düşündürücüdür.
Yine, Aynı silahla aynı süreçte, sağcı ve solcu diye tanımlananlar üzerine ateş edilip bir o yandan bir bu yandan insanlar öldürülüyor.
Daha niceleri ...
İsteneni değil
GERÇEĞİ araştırıp HABER yapabilenler GAZETECİ HABERCİ lerin çalışması sonucu ortaya çıkarılabilmiştir.
#Gücün haklı sayıldığı ülkelerde, ADALET SİSTEMİ ve düzeni SAVCILIKLARI genelde GERCEĞİ ve HAKİKATİ gereğince ortaya çıkaramamaktadır.
OYSA
Zulmün zerresi de zulümdür. Zulme rıza dahi zulümdür.
ZİRA, Allah adil olanları, adalet üzere hüküm verenleri, hakkın yerini bulmasını, hakkın hakim kılınmasını sever. 5/42, 49/9, 60/8 vb. Allah, zâlimleri asla sevmez. 42/40, 3/57, 3/140 vb.
Örneğin #Kitap der yaklaşık meallerde:
• Allâh, size emânetleri ehline vermenizi, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman ADÂLETLE hükmetmenizi emreder. Allâh size böylece ne güzel öğüt veriyor. Doğrusu, Allâh işiten, görendir. İnnellahe ye'murukum en tueddul emanati ila ehliha ve iza hakemtum beynen nasi en tahkumu bil adl, innellahe niimma yeizukum bih, innellahe kane semiam basira. 4/58
• Biz sana Kitabı gerçek ile indirdik ki, insanlar arasında Allâh'ın ÖĞRETİSİNE UYGUN HÜKÜM VERESİN; lil hainine hasîma olma! İnna enzelna ileykel kitabe bil hakki li tahkume beynen nasi bima erakellah, ve la tekul lil hainine hasîma 4/105
• Ey iman edenler Allâh için kavvâmîn olup, KİSTLE(adâletle, hakkın yerini bulmasına, hakkın hakim kılınmasına ŞÂHİDLİK edenler olun. BİR TOPLULUĞA KARŞI DUYDUĞUNUZ KİN, SİZİ ADÂLETTEN SAPTIRMASIN. ÂDİL DAVRANIN, TAKVÂYA YAKIŞAN BUDUR. Allah'tan korkun, kuşkusuz Allâh yaptıklarınızı haber almaktadır. Ya eyyuhellezine amenu kunu kavvamine lillahi şuhedae bil kist, ve la yecrimennekum şeneanu kavmin ala ella ta'dilu, i'dilu, huve akrabu lit takva, vettekullah, innellahe habirum bi ma ta'melûn. 5/8
• Sizi Mescid-i harâm'dan çevirdiklerinden dolayı bir topluma karşı beslediğiniz KİN, SİZİ SUÇ İŞLEMEĞE İTMESİN. İyilik ve takvâ üzerinde yardımlaşın, günâh ve düşmanlık üzerinde yardımlaşmayın, Allah'tan korkun. Çünkü Allâh'ın azâbı çetindir. 5/2
• De ki: "RABBİM KİSTİ, (adâleti, hakkın yerini bulmasını, hakkın hakim kılınmasını) EMRETTİ. Her mescidde yüzlerinizi O'na doğrultun ve dini yalnız kendisine has kılarak O'na yalvarın. İlkin sizi yarattığı gibi yine O'na döneceksiniz." Kul emera rabbi bil kisti ve ekîmu vucuhekum inde kulli mescidiv ved'uhu muhlisine lehuddin, kema bedeekum teudûn. 7/29
• Biz sana Kitabı gerçek ile indirdik ki, insanlar arasında ALLÂH'IN SANA GÖSTERDİĞİ BİÇİMDE HÜKÜM VERESİN; HÂİNLERE HASIM OLMA! İnna enzelna ileykel kitabe bil hakki li tahkume beynen nasi bima erakellah, ve la tekul lil hainine hasîma. 4/105.
• Mü'min erkek ve mü'min kadınlara yapmadıkları bir şeyle eziyet edenler, bir bühtan, iftirâ ve açık bir günâh yüklenmişlerdir. Vellezine yu'zunel mu'minine vel mu'minati bi ğayri mektesebu fe kadihtemelu buhtanev ve ismem mubina. 33/58
• Kötülüğün cezâsı, yine onun gibi bir kötülüktür. Kim affeder, barışırsa onun mükâfâtı Allah'a âittir. Doğrusu ALLAH, ZÂLİMLERİ SEVMEZ. Ve cezau seyyietin seyyietum misluha, fe men afa ve asleha fe ecruhu alellah, innehu la yuhibbuz zalimîn. 42/40, 3/57, 3/140 vb
• Ve ilgili diğer ayetler: 5/42, 42/15, 4/58, 5/8, 16/76, 16/90, 49/9, 7/181, 7/159, 4/135 . 3/18, 3/21, 4/127, 4/135, 5/8, 5/42, 6/152, 7/29, 10/4, 10/54, 10/47, 11/85, 21/47, 55/9, 57/25, 17/35, 26/182, 4/3, 60/8, 49/9, 72/14, 2/282, 33/5 vb. **
Yine,
herkes tercihleriyle yaptıklarıyla sonuçlarıyla Dünyada da AHİRDE de karşılaşacak ve her nimetten her halden de KURAN karşısındaki duruşuyla sorulacaktır.
Evrendeki Rabbilaleminin mobeseleri, hiçbir engel tanımadan, içerden dışardan, zerre miskal dahi olsa, her boyutlu, kaybolmaz ve eskimez, kayıt yapmaktadır. 50/17, 50/18, 10/21, 13/11, 82/10-12, 7/8, 7/9, 4/40, vb.
O günden #hesapgününden yaptıklarından kaçış ta yoktur.
Ne olaydı toprak olsaydım da bu günden kurtulsaydım pişmanlığına düşmeden dirilmek, tevbe edip arınmalıdır.
BİLİNMELİDİR Kİ, Olayların üzerinden zaman geçtikçe, sular duruldukça, bu ve benzeri olaylar, iddialar tarih sureci içerisinde gelecek dönemlerde de araştırılmaya, tartışılmaya devam etmekte ve nihayetinde daha önceki 27 Mayıs, 12 Eylül vb darbeler veya toplumsal olaylar gibi her yönüyle tüm çıplaklığıyla kamuoyunda ortaya konulması kaçınılmazdır.
Zira,
Gerçeklerin, bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır. der #FrenchOje
UNUTULMAMALIDIR Kİ,
Düşünceler, zorbalıkla, baskı ve zulümle ya da terör, ihtilal ve darbelerle asla yok edilemez.
Düşünceleri galebe çalmanın yolu ancak daha ahsen bir düşünceyle ve iknayla gerçekleşebilir.
Zorbalık, dayatma, geçici sonuçlar alsa da, kalıcı olarak değişimi gerçekleştiremez.
Zira, insan ancak İKNA ile kalıcı olarak değişebilir. Vicdanının sesini dinlemesine zemin oluşturulup, gönüller fethedilince de düşünce, inanç, kabullenim ve yargılar her zaman değişebilir.
HER zorbalık, vahşet ve zulüm gibi, terör, İHTİLAL ya da DARBE de, her alemde karşılıksız kalmamaktadır.
Zalim de zulmünün acısını dünyada tatsa da ahirde ebediyetle de olsa her dünyada görmektedir.
Her ne olursa olsun, her şartta herkese karşı HAK HUKUK VE ADALET üzere, HANİF olup Rabbin rızasını her şeyin önünde ve üstünde tutarak vahşi tarafgirliğe kin nefret ve düşmanlık çamuruna çukuruna düşmeden zulme zalime karşı HAKKTAN yana durup
Rabbilalemine, Kurana, Vicdana, evrensel ilkelere önem ve öncelik vererek yaşayıp muttakilerden olup Rabbin Rızasına varanlardan olma dileğiyle
Muhabbetle,
13 Eylül 1980- 12 Eylül 2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder